MAFYA SAVAŞLARININ GÖLGESİNDE


Yeni kuşak şairlerimizden Gülce Başer, 2015’de “Bir Ceset Bir Söz” romanı ile polisiyeye adım atmıştı. Yanığı Bulmak, kahramanlarımızın iki yıl sonraki hayatlarına odaklanıyor. Tabii ki kadın kahramanımız Nihal başrolde.
Ilk romanda kocasının ölümündeki gizemi çözmeye çalışan Nihal, Yanığı Bulmak da, kocasının sigorta şirketinin başına geçmiş bir iş kadını olarak karşımıza çıkıyor. Aslında istihbarat uzmanı olarak çalışan ve sigortacılığı paravan olarak kullanan eşinin mesai arkadaşları da bu yeni macerada kendisine eşlik ediyor.
Bu kez hikaye, Yanık Bilek lakaplı eski bir futbolcu olan Ertan Ünal’ın ortadan kaybolmasıyla başlıyor. Yanık, futbol kariyerini noktaladıktan sonra işadamı olma hevesini ticari taksi ve benzin istasyonu satın alarak gidermiştir. Hareketli aşk dünyası ve çapkınlıkları ise magazin sayfalarında sürekli baş köşededir. 45 yaşındayken eski Türkiye Güzeli Sema’yla evlenmiş ve parlak playboy’luk kariyeri de düşüşe geçmiştir.
Yanık’ın eşi Sema, görünürde basına malzeme olmamak adına -romanın ilerleyen bölümlerinde öğreneceğimiz üzere bambaşka nedenlerle- polis yerine bir dedektife gider. Detektif Hakan, Nihal’in eşinin ölümünü araştırırken  kendisi ile çalışmış polislerden biriyken bir süre sonra teşkilattan emekli olup detektiflik bürosu açmıştır. Ertan Ünal davası, yeni taşındığı bürosunda aldığı ilk iştir.
Beklenmedik bir rastlantı, pek de dostça ayrılmamış olan Nihal ve Hakan’ı bir araya getirecektir: Ertan Ünal, Nihal’in vefat eden eşinin arkadaşı olup bütün sigorta işlerini onların şirketi ile yürütmektedir. Nihal biraz merak biraz da gönül borcu nedeniyle Hakan’a yardım etmeye razı olacaktır.
Ikili, teşkilat içinden ve dışından aldıkları yardımla olayı çözmek için harekete geçerler: İlk romanda Nihal’e büyük destek olan eşinin can dostu Cihan bu hikayede de karşımıza çıkar. Hakan’ın teşkilattan yakın dostları Özlem ve Kemal, şimdi ayrı bir detektiflik bürosu işletiyor olsalar da yine ikilinin yanında yer alırlar. Ancak Yanık’ın basit bir eş terketme, ortadan kaybolma gibi görünen davası, Hakan’ın bir mafya babası huzuruna çağrılması ile olayın çok daha başka, çok daha ciddi boyutları olduğunu ortaya koyar. Gürcü Hilmi sevgilisi Sibel’i kaçırdığı iddiası ile Ertan’ı suçlar ve Hakan’ı onları bulmakla görevlendirir. Uyuşturucu üzerinden yaşanan mafya hesaplaşmaları, iki büyük mafya babasının öldürülmesi, Sema’nın, Ertan’ın adamı Sami’nin ve Gürcü’nün sevgilisi Sibel’in birbiriyle çelişen ifadeleri Nihal ve Hakan’ın işini hiç de kolaylaştırmayacak; ikili kendi canlarının derdinde bir büyük oyunu bozmaya mecbur kalacaklardır.
Başer, bu kez romanının merkezine iki ana kahraman almış gibi. Hatta erkek kahraman Hakan’ın daha baskın olduğu söylenebilir. Diyaloglarda yer yer bir kaç cümle hikayenin akışını biraz aksatıyor gibiyse de genel olarak hızlı okunan, keyifli bir eser. Arka planda, üst orta sınıfın –özellikle bu sınıf kadınlarının- alışkanlıklarına, 15 Temmuz kalkışma hareketine, hareketin toplumdaki farklı karakterler üzerinden algı ve tepkisine de yer veren roman okurun ilgisini çekmeyi başarıyor.  


Yanığı Bulmak, Gülce Başer, Mylos Kitap
Dünya Kitap/ Polisiye Vadisinden/ Mart 2020

Yorumlar