KOMŞULUK İLİŞKİLERİ


Berlinli Apartmanı, şair kimliği ile de tanıdığımız Yaprak Öz’ün 2017’de yayınlanan ilk romanı. Eser şimdi Oğlak Yayınları etiketiyle kitapçı vitrinlerini yeniden süslüyor.
Berlinli Apartmanı, polisiye romanları çeviren kahramanımız Oya’nın, bize ilk bakışta oldukça huzurlu görünen hayatından bahsetmesiyle başlıyor: Oya, yönetmen ağabeyi Ozan’ın yardımıyla, kendisine çocukluğunun geçtiği Bahariye’de şirin mi şirin bir ev almış, apartmandaki komşularının yakın ilgisinden hoşnut evine alışmakla meşguldür. Çok iyi anlaştığı ağabeyi ve eşi ile sık sık görüşmekte, biraz asosyal olmasına rağmen mümkün oldukça onlarla farklı ortamlara girmeye çabalamaktadır. Bu arada apartmanda tanıştığı komşularından balerin Elif’le kısa sürede kaynaşmıştır; Elif’in dışa dönük ve eğlenceyi seven kişiliği Oya’ya çok iyi gelmektedir.
Oya, yavaş yavaş apartmanın hikayesini öğrenir ve diğer komşuları ile de tanışmaya başlar. Apartmanı çok sevdiği Berlinli eşi için yaptıran Mustafa Bey, emeklilik yıllarını burada eşiyle huzur içinde geçirmiştir. Güller, palmiyeler, defne ağaçları ile süslü, apartman sakinlerinin yazları birlikte çay içip dertleştiği bahçesiyle sayfiye evi görüntüsündeki apartman, Mustafa Bey ve eşinin ölümünden sonra, akrabaları tarafından daire daire satılmıştır. O tarihte apartmana yerleşen yeni sahipler de apartmanı çok sevmişler, deyim yerindeyse ona gözleri gibi bakmışlardır. Oya’nın apartmana taşındığı günlerde yetmişlerini süren bu insanlar, eskiden beri birbirini bilen, tanıyan, pek çok sevinci, doğumu, ölümü birlikte yaşamış, birbirine kol kanat geren iyi komşulardır.
İki eşini de kalp krizinden kaybetmiş ancak enerjisi gençlere taş çıkartan Farika Hanım; birlikte yaşayan  Matild ve Natali kardeşler; emekli jineokolog, apartman yöneticisi, biraz mesafeli Bünyamin Bey; binada kiracı olarak ofisleri bulunan Kaan ve Barbaros ve oğluna aşırı düşkün Ahsen Hanım ve oğlu Rauf bir çırpıda Oya’nın hayatına böylece dahil olurlar. Yeni evinde Ed Gein romanı çevirip, sıkıldığında polisiye ya da gerilim izleyen kahramanımız, bu kadar şanslı olduğuna inanamaktadır; bir de sevgilisi olsa yaşadığı hayat masaldan farksız olacaktır.
Ancak, tabii ki polisiye bir romanda işlerin tersine döndüğü ya da bizim buzdağının görünmeyen kısmına bakmaya başladığımız bir an gelecektir: Berlinli Apartmanı, Elif’in sevgilisi Timur’un apansız ölümü ile bir Merkür Retrosu’na tutulmuş gibidir. Ahsen Hanım’ın aniden Yalova’ya taşınmaya karar vermesi ve kendisine ulaşılamaması, oğlu Rauf’un annesi ile ilgili soruları geçiştirmesi, zaten psikolojik sıkıntıları olan Natali’nin iyice kötüleşip eskiye dair cinayet hikayeleri anlatması Oya’nın aklına olmadık şeyler getirecektir. Üstüne üstlük evinde rastladığı Arapça yazılar, O’nu hiç inanmadığı halde falcılara, cincilere taşıyacaktır.
Öykünün devamını meraklı okuyuculara bırakalım. Yaprak Öz, okuyucuyu ilk sayfalardan itibaren avucunun içine alan, sonu tahmin edildiği halde okumaktan keyif alınan bir dil ile kitabı kotarmış. Akıcı diyaloglarla ilerleyen roman, eskileri, eski günleri ve komşuları özlemle ananlar için birebir.

Berlinli Apartmanı, Yaprak Öz, Maceraperest Kitapları
Dünya Kitap/ Polisiye Vadisinden/ Ocak 2020

Yorumlar