İnsan Potansiyeli Hareketi
akımının öncüsü Dale Carnegie, yaşamını insanların kendine güvenen, içten ve
etkili bireyler olmalarına yardım etmeye adamıştı. Kişisel gelişim konusundaki
açığı belki de ilk farkeden kişiydi. 1936 yılında basılan “Dost Kazanma ve
İnsanları Etkileme Sanatı” isimli eseri 20 milyondan fazla okuyucuya ulaştı; 20.
yüzyılın 1 numaralı iş kitabı olarak adlandırıldı.
1912’de kurulan Dale Carnegie
Training, bugün dünya çapında pek çok ofisi olan performans temelli bir eğitim
şirketi. İnsanlara iş hayatlarında yeteneklerini geliştirme; olumlu, sabit ve
yararlı sonuçlar almak için performanslarını ilerletme fırsatı vermeye
odaklanıyor.
Dr. Arthur Pell’in Dale Carnegie
Training için derleyip düzenlediği “Daha Kaliteli Bir Yaşam” isimli kitap Dale
Carnegie İlkeleri üzerinden hareketle özgüven, cesaret, motivasyon, olumlu
düşünmek ve hevesli olmak gibi iş hayatında başarılı olmanın ana başlıklarına
değiniyor.
Kitap önsözünde, insanın
tutumunu, hayata bakışını değiştirerek kaderini yeniden yazabileceğine
değiniliyor. Pek çok insanın, yaşamımızın üçte birini geçirdiğimiz işte tatmin
olmadığı, yine bir üçte birlik zamanda memnuniyet vermeyen uğraşlarla meşgul
olduğu belirtiliyor. Peki bu monoton hayata bir dur demenin yolu var mıdır?
Kitap kesinlikle evet diyor.
Kitaba göre kişinin önce
özgüvenini inşa etmesi gerekiyor. Çoğu zaman başarısızlıktan korkulduğu için
atılmayan adımlar kişiyi yaşamı boyunca başarısızlık ya da mutsuzluk çemberi
içine hapsediyor. Oysaki insan, kendisini olduğu gibi kabullenip, geçmişteki
başarısızlıklarına değil başarılarına odaklanabilse, özgüvenini yeniden
yükseltebilecek. Yazarın bir diğer önerisi bu konudaki motivasyonu artırabilmek
için kişinin kendisi ile yüksek sesle konuşması. Heves başlıklı ikinci bölümde kişinin
belirlediği hedefe ulaşmak için içten gelen sürekli bir hevese sahip olmasının
gerekliliği belirtiliyor. Bu nedenle kişi kendine bir hedef belirlerken
heyecanlanacağı, ilgili olduğu bir alanı seçmeli deniyor. Düşünceleri kontrol
etmenin önemine değiniliyor. Şüphe, tereddüt, kader, yapamamak gibi tüm olumsuz
düşünceleri zihinden silmemin kişinin başarı şansını yükselteceğinin altı
çiziliyor.
Peki kendimize seçtiğimiz hedefe
ulaşmak için sadece olumlu düşünmek yeterli mi? Tabii ki hayır. Bundan sonrası
öncelikle başarıya sarsılmaz bir inanç duyarak, kendimize inanarak, çaba
harcayarak, hemen her gün hedefimize yaklaşıp yaklaşmadığımızı tartarak
ilerlemeyi gerektiriyor. Yazarın önerisi kendimize ara hedefler koyup başarı kazandıkça
bir sonraki hedefe yönelmek. Hedeflerin ölçülebilir ve makul olması önemli. Bir
de esneklik söz konusu olmalı; içinde bulunduğumuz şartlar değişebilir,
hedefler geçerliliğini yitirebilir. Bu durumda hedefimizi daha mantıklı bir
başkası ile değiştirebilmeliyiz.
Kitaptaki dördüncü bölüm kişinin
nasıl başarılı bir imaj çizeceğini ele alıyor. Olumlu olmak, dış görünüş, duruş
şekli vs gibi basit ama çok etkili ve önemli püf noktaları veriliyor.
Motivasyon konusunda ise en büyük motivasyonu kişinin kendi kendinin üretmesi
gerektiğine değiniliyor. İşten keyif alıp, işi zenginleştirmenin, başkalarıyla
değil kişinin kendisi ile rekabet etmesinin önemi belirtiliyor. Olumlu olmak ve
cesaret edebilmek ele alınan diğer konu başlıkları.
Ya tüm bunlara rağmen başarızlığa
uğrarsak? Başarısızlık fikrinin bizi başarısızlığa uğratmasına izin
vermemeliyiz. Hatalardan ders çıkarmayı öğrenmeli ve denemeye devam etmeliyiz.
Mümkünse riskleri en aza indirmeli, alternatif çözümler üretebilmeliyiz.
Dale Carnegie Öğretisi, karmaşık,
beş boyutlu bir denklem anlatmıyor. Çok basit, herkesin kolayca idrak edip
uygulamaya heves edeceği ilkeleri dillendiriyor. Öyle ki insan, bunların işe
yarayıp yaramayacağınden kuşkuya düşüyor. Ama şüpheniz olmasın gerçekten o
kadar basit aslında yapmamız gereken; olumlu düşünmek ve heyecanla yaşamakla
başlayacak her şey.
Dale Carnegie, Daha Kaliteli Bir
Yaşam, Çeviren: Buket Ulukut, Nemesis Kitap, 2013
Dünya Kitap / Popüler Psikoloji / Aralık 2013
Yorumlar